Öncelikle oyunun sıradan bir bilgisayar için hiçte uygun olmadığını söylemeliyim. Zaten esasında çıkışını Xbox’a yapacak olan oyunun, boyutu 45 GB. Üstüne episode videolarını da koyduğumuzda 120 GB oluyor ve sanırım korsana karşı en mükemmel önlemlerden biri alınmış vaziyette. Oyunda boyutun beklentisiyle beraber grafiklerin mükemmel olması gerektiği düşünülüyor ancak o derece takdire şayan grafikler göremeyeceksiniz oyunda.
Oyundaki atış sistemini ve karakterlerin hareketini beğenmedim. Dediğim gibi beklentim üst düzeydi fakat bana göre ortalama bir oyunu geçememiş. Bu hareketler, yapay ve özellikle silahlı çatışma hareketleri kendi senesinde çıkmış oyunlara göre kötü.
Hep kötü yanlarını saydık oyunun ancak oyun kötü bir oyun değil. Saldırıların efektleri hoş ve Alan Wake ile neredeyse aynı olan sunum efektleri, konusu ve müzikleri de gayet hoş. Oyundan ziyade filme dönmüş derecede bu saydıklarımın kalitesiyle bazen film izliyor gibi de oluyorsunuz. Eğer sinematik oyunları seviyorsanız bu alanda piyasadaki en iyi filmlerden biri. Film demiştik fakat gel gelelim ki oyun kendini tekrar ediyor. Ana karakterlerin hareketlerinden yapay olarak bahsetmiştim onun yanı sıra hantallığı da göze çarpıyor.
Oyunun konusuna biraz inecek olursam zaman makinesi ve zamanın kırılması gibi konular işleniyor, hikayesine güzel demem de çok iyi işlenişi ve etkileyici sahneler bulunmasından kaynaklanıyor.
Türkçe dil desteği ile gelmeyen oyun, 59 liralık fiyatıyla Steam’de görücüye çıkmış durumda..